RAM
New member
AB Yüksek Temsilcisi Borrell: Tunus’ta demokratik kazanımların korunması konusunda endişelerimiz var
Borrell’in, Cumhurbaşkanı Kays Said ile Kartaca Sarayı’nda bir ortaya gelmesinin akabinde, AB Komitesi tarafınca yazılı açıklama yapıldı.
Buna göre, AB Yüksek Temsilcisi Borrell, toplantıda Said’e, Tunus’ta istikrar ve kalkınmayı sağlayacak demokratik kazanımların korunması konusunda, AB olarak kaygılarının bulunduğunu iletti.
Josep Borrell, “Elbet ki yasama organının özgür halde çalışması ve meclisin faaliyetlerine bir daha başlaması bu kazanımlar ortasında yer alıyor ve buna hürmet duyulması gerekiyor.” tabirini kullandı.
Ülkede kurumların bir daha istikrar kazanması, kelam konusu demokratik temellerin korunması ve halkın taleplerine kulak verilmesi gerektiğini vurgulayan Borrell, AB’nin, Tunus’ta demokrasinin sağlam temellere oturtulmasını ve hukukun üstünlüğü ile temel hak ve özgürlüklere hürmet duyulmasını istediğini lisana getirdi.
“AB’nin ve üye ülkelerin, kendileri için hayli değerli bir ortak olan Tunus’a bağlılığını söz etmek için buradayım” diyen Borrell, ilerleyen gün ve haftalarda alınacak karar ve önlemler doğrultusunda Tunus’ta demokrasi, istikrar ve refahı desteklemek için en yeterli yolu belirleyeceklerini kaydetti.
Borrell’in, 10 Eylül’de başladığı Tunus ziyaretinin 2 gün sürmesi bekleniyor.
Tunus’ta Cumhurbaşkanı Said’in olağanüstü kararları
Cumhurbaşkanı Kays Said, 25 Temmuz’da, ülkenin tehlikede olduğu sırada kendisine olağanüstü yetkiler tanıyan Anayasa’nın 80. unsurunu hayata geçirdiğini duyurmuştu.
Said, Meclisin çalışmalarını 30 gün boyunca durdurduğunu, tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırıldığını, başbakanı azlettiğini ve yeni bir başbakan atayacağını, ayrıyeten yolsuzluk belgeleri için kendisini başsavcı olarak bakılırsavlendirdiğini açıklamıştı.
Ülke ortasında kimi kesitler, Said’in bu sonucunı desteklerken, Meclis ortasındaki partilerin çoğunluğu Cumhurbaşkanı’nın, bu kararlarıyla “Anayasa’yı ihlal ettiğini” belirtmiş, kimileri da Said’i anayasal bir darbe teşebbüsünde bulunmakla suçlamıştı.
Tunus’ta dokunulmazlıklarının kaldırılmasının akabinde kimi milletvekilleri tabire çağrılmış, kimileri gözaltına alınmış ve ortalarında üst seviye bürokratların da yer aldığı birtakım isimler hakkında mesken mahpusu sonucu verilmişti.
Said, bir aylık mühletin dolmasının akabinde, Meclisin çalışmalarının durdurulması dahil olağanüstü yetkileri elinde topladığı kararların, “ülkedeki tehlike durumu geçmediği sebebi öne sürülerek ikinci bir emre kadar uzatıldığını” bildirmişti.
Borrell’in, Cumhurbaşkanı Kays Said ile Kartaca Sarayı’nda bir ortaya gelmesinin akabinde, AB Komitesi tarafınca yazılı açıklama yapıldı.
Buna göre, AB Yüksek Temsilcisi Borrell, toplantıda Said’e, Tunus’ta istikrar ve kalkınmayı sağlayacak demokratik kazanımların korunması konusunda, AB olarak kaygılarının bulunduğunu iletti.
Josep Borrell, “Elbet ki yasama organının özgür halde çalışması ve meclisin faaliyetlerine bir daha başlaması bu kazanımlar ortasında yer alıyor ve buna hürmet duyulması gerekiyor.” tabirini kullandı.
Ülkede kurumların bir daha istikrar kazanması, kelam konusu demokratik temellerin korunması ve halkın taleplerine kulak verilmesi gerektiğini vurgulayan Borrell, AB’nin, Tunus’ta demokrasinin sağlam temellere oturtulmasını ve hukukun üstünlüğü ile temel hak ve özgürlüklere hürmet duyulmasını istediğini lisana getirdi.
“AB’nin ve üye ülkelerin, kendileri için hayli değerli bir ortak olan Tunus’a bağlılığını söz etmek için buradayım” diyen Borrell, ilerleyen gün ve haftalarda alınacak karar ve önlemler doğrultusunda Tunus’ta demokrasi, istikrar ve refahı desteklemek için en yeterli yolu belirleyeceklerini kaydetti.
Borrell’in, 10 Eylül’de başladığı Tunus ziyaretinin 2 gün sürmesi bekleniyor.
Tunus’ta Cumhurbaşkanı Said’in olağanüstü kararları
Cumhurbaşkanı Kays Said, 25 Temmuz’da, ülkenin tehlikede olduğu sırada kendisine olağanüstü yetkiler tanıyan Anayasa’nın 80. unsurunu hayata geçirdiğini duyurmuştu.
Said, Meclisin çalışmalarını 30 gün boyunca durdurduğunu, tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırıldığını, başbakanı azlettiğini ve yeni bir başbakan atayacağını, ayrıyeten yolsuzluk belgeleri için kendisini başsavcı olarak bakılırsavlendirdiğini açıklamıştı.
Ülke ortasında kimi kesitler, Said’in bu sonucunı desteklerken, Meclis ortasındaki partilerin çoğunluğu Cumhurbaşkanı’nın, bu kararlarıyla “Anayasa’yı ihlal ettiğini” belirtmiş, kimileri da Said’i anayasal bir darbe teşebbüsünde bulunmakla suçlamıştı.
Tunus’ta dokunulmazlıklarının kaldırılmasının akabinde kimi milletvekilleri tabire çağrılmış, kimileri gözaltına alınmış ve ortalarında üst seviye bürokratların da yer aldığı birtakım isimler hakkında mesken mahpusu sonucu verilmişti.
Said, bir aylık mühletin dolmasının akabinde, Meclisin çalışmalarının durdurulması dahil olağanüstü yetkileri elinde topladığı kararların, “ülkedeki tehlike durumu geçmediği sebebi öne sürülerek ikinci bir emre kadar uzatıldığını” bildirmişti.